arkadaşlar italya balkanlar otobüs turuna katılmak ya da interaile çıkmak istiyorum uçağa binmeyi sevmiyorum ilgilenenler bana ulaşabilirler farklı rotalara gidebilirim 0554 515 26 45 izmirliyim kamuda teknikerim

Merhabalar ben Ersin ankaradan ağustos ayında şarm El-Şeyh ve mısıra gitmek istiyorum. Dünyanın sayılı önde gelen sualtı zenginlikleriyle ünlü kızıldeniz in büyüsüne kapılmak ayrıca kahirede piramitleri ve önemli müzeleri görmek amacındayım. Yanlız gitmek istemiyorum katılmak isteyen arkadaşlar varsa irtibata geçebilirler tarih ve deteylerı birlikte karalaştırırız.Dünyanın önde gelen marka 5 yıldızlı otelleri uygun fiyatlarda[/font] email: ersinsenyildiz@gmail.com GSM: 05058902104

Merhaba,

Önümüzdeki yıl Temmuz veya Aralık ayında çıkmayı düşündüğüm dünya turu için arkadaş arıyorum. İşten ayrılacağım için zaman kısıtım olmayacak. Lüksten hoşlanmayan mümkün olduğu kadar çok yer gezmek görmek isteyen fotoğraf çekmeyi seven biriyim.
Minimum maliyetle maksimum yer görmek hedefim. Lütfen gerçekten ciddi anlamda düşünenler mesaj atsın. Rota beraber belirlenebilir.

Yeşili ve maviyi buluşturan, tatili “deniz, kum ve güneş” olarak tarif edenlerin ilgi odağı Akdeniz Bölgesi, sadece kıyılarındaki değil, iç kesimlerindeki zenginlikleriyle de dikkat çekiyor. Her yıl ağırladığı 10 milyondan fazla yerli ve yabancı turistle Türkiye’nin turizm başkenti, sahip olduğu arkeolojik ve doğal güzellikler sayesinde farklı olanaklar sunuyor. jüri üyelerimize Akdeniz’de görülmesi gereken 10 yeri sorduk. Listeye antik kentler ile dantel gibi koylar ağırlığını koydu.


TERMESSOS

Antalya’nın 34 km. kuzeybatısında, Güllük Dağı’nın eteklerinde. Büyük İskender’in sefer sırasında saldırmaktan çekinip, yanı başından geçip gittiği söyleniyor. Helenistik çağda yapılan 5 bin kişilik tiyatrosu önemli yapılarından. Diğer bir önemli yapı da zemini taş bloklarla kaplı, üç yönden sütunlu galerilerle çevrili agorası. Bunlar dışında kahramanlık anıtı Hereon’u, altı tapınağı, gymnasium’u ve gözetleme kulelerini de görmek gerek. Ayrıca kentte binin üzerinde kaya mezarı ve birçok sarnıç var. Jüri üyemiz Kayhan Dörtlük; “Siz, Helenistik ve Roma dönemlerine tarihlenen ve hiçbir yerde olmadık kadar korunmuş muhteşem eserleri gezerken yaban keçisi ve geyik sürüleri de sarp kayaların üzerinden sizi izler” diyor.


PATARA

Likya’nın ana limanı Patara, Fethiye’ye 73 km. mesafede. Antik kentteki yerleşimin geçmişi, bundan 3 bin yıl öncesine kadar uzanıyor. Helenistik, Bizans ve Roma dönemi kalıntılarını görmek mümkün. Carette caretta kaplumbağalarının önemli üreme alanı olan 18 kilometrelik beyaz kumsalıyla popüler. Kehanet Tanrısı Apollon ile MS 4. yüzyılda Myra’nın piskoposu olan St. Nicholas ya da diğer adıyla Noel Baba’nın doğum yeri olmasıyla da önemli. Yaşar Yılmaz; “Bu kentimizin eserlerinin günümüze ulaşmasını kumlara borçluyuz. Kazı öncesine kadar birçok eser kumlar altındaydı. Yeni ortaya çıkarılan İskenderiye Feneri’ne benzetilen Patara Feneri, 4 bin 800 kişilik tiyatrosu, Odeon’u, kente su getiren suyolları ve sarnıçları mutlaka görülmeli” diyor.


PHASELİS

Kemer’e yaklaşık 10 km. mesafedeki üç limanlı kent, efsaneye göre MÖ 690’da Argoslu kolonistler tarafından kurulmuş. MÖ 334’te Büyük İskender’in hayran kaldığı Phaselis’te bir kış mevsimini geçirdiği biliniyor. Burayı seven bir başka imparator da MS 29’da gelen Roma İmparatoru Hadrianus. Şu andaki kalıntıların çoğu Roma ve Bizans dönemine ait. Antik limanları ve kumsalıyla ünlü. Jüri üyemiz Nizamettin Şen; “Phaselis’e yat turuyla gitmeli, üçüncü koyda kumda yürümeli, tiyatro ve Roma hamamını ziyaret etmeli” diyor. Saffet Emre Tonguç ise; “Şehirdeki küçük tiyatronun sahnesinin tam arkasından tüm görkemiyle Tahtalı Dağı yükseliyor ve bir tiyatro dekoru gibi duruyor. Phaselis sizi büyülerse sakın şaşırmayın, o bunu yüzlerce yıldır bir alışkanlık haline getirmiş” diyor.


ANTALYA KALEİÇİ

Kaleiçi, Antalya’nın en eski yerleşim yeri. Helenistik çağa ait görkemli bir surun içine yerleşmiş. Daracık sokaklarıyla bir labirenti andırıyor. Eğlenceden dinlenceye, kültürden sanata, yemekten alışverişe her yönüyle dikkat çekiyor. Roma, Bizans ve Selçuklu medeniyetlerinin izleri var. Selçuklu dönemine ait Yivli Minare, tapınaktan kiliseye, sonra camiye dönüştürülen, bir yangının ardından da kalıntı haline gelen Kesik Minare Cami (Cami-i Kebir), merkezdeki ilginç yapılar. Suna- İnan Kıraç Kaleiçi Müzesi görmeye değer. Bir Roma eseri olan Hadrian Kapısı en iyi korunmuş tarihi yapılardan biri. Nizamettin Şen; “Kent kültürüne tutkun olanlar mutlaka görmeli” diyor.


ASPENDOS

Aspendos, Antalya-Serik’in 8 kilometre doğusunda, MÖ 10. yüzyılda Akalar tarafından kurulan bir antik çağ kenti. Önemli bir ticaret yolu üzerinde olduğu ve Köprüçay Irmağı ile limana bağlandığı için her çağda ele geçirilmek istenmiş. Açık hava tiyatrosu, Roma İmparatoru Marcus Aurelius zamanında, Mimar Zeno tarafından, 2. yüzyılda yapılmış. 17 bin kişilik tiyatronun mimari özelliğiyle sağladığı mükemmel akustik hala bir sır. 13. yüzyılda Selçuklular burayı kervansaray olarak kullanmış ve bir kemerle kuzey tarafını sağlamlaştırmışlar. Nizamettin Şen; “Özellikle Aspendos Festivali döneminde burada konser dinlemek kaçırılmaması gereken bir fırsattır” diyor.


OLYMPOS

Antalya Kemer’e yakın. Ormanlarla kaplı yemyeşil koylar, tarih ve masmavi deniziyle dikkat çekiyor. Koruma alanında bulunduğundan inşaata izin verilmiyor. Sadece bungalovlar ve ağaç evler var. Çok uzun bir sahili var. 2. yüzyıldan kalma antik şehri gezip, Yanartaş’a çıkabilirsiniz. Yüzmek için de çok uygun bir koy. Yakınlarındaki Maden, Ceneviz, Sazak ve Adrasan görmeye değer. Jüri üyemiz Orhan Atvur; “Tarihle doğanın iç içeliği sözü Olimpos’a çok uymaktadır. Çıralı sahilinin kuzeybatısında “Likya’nın sönmeyen ateşi” Yanartaş, aslan bedenli, kuyruğu yılan, sırtında bir keçi kafası taşıyan ve ağzından alevler çıkan Kimeria efsanesinin geçtiği yerdir” diyor.


APOLLON TAPINAĞI

Kleopatra ile Antonius’un ziyaret ettiği Side, Helenistik devrin önemli bir limanı ve Pamfilya’nın önde gelen kentlerinden. Surları, tiyatrosu, agoraları, kiliseleri ve tapınakları kentin en önemli binaları. Side’nin simgesi, liman bölgesinde denizle tarihi biraya getiren Apollon Tapınağı. En anıtsal Roma dönemi yapıtlarından biri. Bugün birkaç sütunu ayakta. Turistler, günbatımını Apollon Tapınağı’ndan fotoğraflamak ve görüntülemek için Side Limanı’na akın ediyor. Orhan Atvur, “Burada dünyanın en güzel güneş batışını ve dolunayın doğuşunu izlemek mümkündür” diyor.


PERGE

Gün batımında gidin!!!
Antalya’nın 18 km. doğusundaki Perge, MÖ 333’te hiç direnmeden İskender’e teslim olduğundan, yakılıp yıkılmamış. Kestros (Aksu) Nehri’nin 4 kilometre batısında, iki tepe arasındaki geniş bir ovanın üzerinde MÖ 1200 yılında kurulmuş. Aziz Paul’un Perge’ye gittiği söyleniyor. Dev heykelleriyle ünlü. Ayrıca Anadolu’nun en güzel Roma hamamlarından biri de burada. Sanatçıların eserleri bu hamamın galerisinde sergilenirmiş. Sütunlu Cadde, Agora Meydanı, Acropolis (hisar), Nymphaeumda (anıtsal çeşme), mezarlık, Bazilika, hamam ve 12 bin kişilik tiyatrosu en önemli eserler arasında. Bugün Antalya müzesinde görebileceğiniz çok sayıda heykel de vaktinde Perge’deki yapıları süslemiş.


DÜDEN ŞELALESİ

Antalya’ya yaklaşık 7 km. mesafede. Sık ağaçlı ve yemyeşil görünümü ile dikkat çekiyor. Yaz kış gürül gürül akıyor. Yukarı ve Aşağı Düden olmak üzere ikiye ayrılıyor. İskender Şelalesi de denilen Yukarı Düden, Antalya’nın merkezine 10 kilometre uzaklıkta. Bu suyun kaynağı şelaleye 22 kilometre uzaklıktaki Kırkgöz Mevkii. Burada bir de mağara var. Şelale bu mağara üzerinden denize dökülüyor. Aşağı Düden Şelalesi Antalya-Lara yolu üzerinde, Karpuzkaldıran Plajı yakınlarında. Etrafında birçok yeme içme tesisi var. Düden Şelalesi’ne özel otoyla gidebileceğiniz gibi, kent içinde çalışan dolmuş ve halk otobüsleriyle de ulaşabilirsiniz.

Arkadaşlar gemi turuna katılanlar var mı? Tecrübelerinizi anlatabilir misiniz??? Bana sanki yolculuk boyunca insan sıkılırmış gibi geliyor ama bi o kadar da macera dolu olabilir de...

Gemi turuna katılacak arkadaşlar var mı?

Work & Travel programı kapsamında danışmanlık şirketleri katılımcılara J-1 vizesi için gerekli olan DS-2019 formunu sağlar. J-1 vizesi katılımcının ABD'de belirtilen sürelerde yasal çalışma hakkı kazandıran bir vize türüdür. Öğrenci programın sonunda 26 günlük isteğe bağlı bir de seyahat süresine sahiptir.

J-1 vize türü katılımcıya DS-2019 formunda belirtilen süre boyunca yasal çalışma imkanı ve bir Sosyal Sigorta Numarası edinebilmesini sağlar. Unutulmaması gereken noktalardan biri; J-1 vizesi uzatılamaz yada J-1 vizesi ile ABD'ye giriş yapan kişiler evlerde hizmetçi, kamp görevlisi, au-pair, sağlık görevlisi olarak, gemi yada uçakta çalışamaz.

DS-2019 formu işe yerleştirmesinin yapılması ve gerekli belgelerin imzalanmasından sonra sağlanır. DS-2019 Amerikan Hükümetince "Değişim Ziyaretçi Olabilme Sertifikası" dır. DS-2019 yasal program vize sponsorununun kim olduğunu belirtir ve üzerinde programını açıklayan ibareler bulunur ve ayrıca ABD’de yasal çalışma sürelerini belirtilir.

Katılımcı, ülkesinde bulunan ABD Konsolosluğu yada Büyükelçiliğine DS-2019 formu ve geçerli pasaportu ile başvurarak J-1 vize talebinde bulunabilir. J-1 vizesi pasaportuna program numarası üzerine belirtilmiş şekilde basılacaktır. J-1 vizesi ABD dışında bir ABD Konsolosluğu yada Büyükelçiliğince verilebilir. AbD’ye giriş yapıldıktan sonra J-1 vizesine başvurulamaz. ( bu yıl ds-2019 formu olmadan da vize başvuruları yapılacaktır.)

J-1 vizesi, DS-2019 formunuzla birlikte size ABD'ye giriş hakkı tanıyan yasal belgelerdir. J-1 vize kuralları gereğince, DS-2019 formunun hazırlanmasından önce kendinize bir iş ayarlamış olmanız gerekmektedir.

Wat düşünenler için yardımcı olabileceğini düşündüm.

Eyaletlerin haritası, detaylı bilgiler için; lütfen tıklayınız...

Work and Travel programı büyük ilgi görmekte ve her yıl on binlerce öğrenci bu programa katılarak Amerika’da hem tatilini yapmakta hem de İngilizcesini geliştirmekte.

Work and Travel programının en önemli özelliği, yurtdışında dil eğitimi alma ya da turist vizesiyle gitme seçeneklerine nazaran çok daha avantajlı şartlara sahip olması ve WAT öğrencilerinin Amerika’da çalışarak masraflarını çıkarma imkanına sahip bulunmalarıdır. Work and Travel programına katılımın toplam maliyeti yaklaşık 3000 USD civarındadır ve öğrenciler bu ücretin tamamını ya da büyük bölümünü çalışarak geri kazanabilirler. Diğer taraftan Amerika’da üç aylık bir dil eğitimi programı konaklamasıyla birlikte yaklaşık 9000 USD tutar.

Work and Travel, Amerika deneyimi edinmek için eşsiz bir seçenektir.

Work and Travel ile hayatınızda birçok şeyi ilk defa yapacaksınız: Yurtdışına çıkacaksınız, deniz aşırı uçuş yapacaksınız.
Bir işiniz, mesainiz, çalışma arkadaşlarınız olacak. Para kazanacak ve kendi kazandığınız para ile giderlerinizi karşılayacaksınız.
Bazı sorunlarla yüzleşecek ve hepsiyle başa çıkmak zorunda kalacaksınız. En önemlisi de yepyeni arkadaşlar edinecek, İngilizce paratiği yapacak, çok eğlenecek, bir sürü yeni yer görecek, gezecek, maceralar yaşayacak ve belki de hayatınızın en yoğun yaz tatilini geçireceksiniz.

İngilizcenizi geliştirme fırsatı;
İngilizcenizi geliştirmek için en çok tercih edilen, İngilizce konuşulan ülkelerde bulunmaktır! Bunun içinde en güzel yer Amerika, en uygun, ekonomik ve eğlenceli koşullar da Work and Travel programıdır!

Yaşam ve seyahat masraflarınızı karşılama fırsatı
Work and Travel Programının en önemli özelliği Amerika’da bulunduğunuz süredeki masraflarınızın tamamını çalışarak karşılamanızı saglar. Bundandır ki her sene Work and Travel dünyadan on binlerce ögrenciyi kendisine çekmektedir.

Amerika’yı gezme fırsatı;
Work and Travel programının adından da anlaşılacağı gibi bir çalışma ve gezme programıdır. Bu program sayesinde Amerika’yı gezme fırsatını bulabileceksiniz. Program boyunca işlerden kazandıklarınızla Amerika’nın başka şehirlerini de gezme ve görme fırsatlarını elde edeceksiniz.

Hayata Hazırlık !
Work and Travel üniversite öğrencilerinin mezun olmadan gerçek hayattaki sorumlulukları yaşamalarını sağlayan bir programdır. İş hayatında tutunmayı, işinden kazandığıyla geçinmesini, ev erkadaşlarıyla yaşamayı öğreten bir programdır.

İş deneyiminizi ve becerilerinizi geliştirme fırsatı;
ABD’de çalışarak iş deneyiminizi arttıracak ve C.V. nizi renklendirme fırsatı bulacaksınız. Günümüzde artık C.V.’nizde sadece öğrenim durumunuza değil, tüm iş deneyimlerinize ve aktivitelerinize de bakılmaktadır. Ayrıca bu deneyim kişisel gelişim için önemlidir. Böyle bir deneyim çok olumlu bir izlenim bırakacaktır.

Farklı kültürler tanıma fırsatı;
Günümüzün gittikçe globalleşen toplumunda yabancı kültürleri tanımanın önemi büyüktür. Work&Travel programı, size ABD toplumunun içinde yer alarak Amerikan Kültürünü ve birçok Avrupa ülkesinden aynı programla gelen binlerce öğrenci ile edinilen arkadaşlıklar sonucu bir çok farklı ülkenin kültürünü tanıma olanağı sunmaktadır.

En önemlisi de;
ABD’ye J-1 vizesi ile gidip-dönmek,diğer ülkelere yapacağınız vize başvurunuzda referans olacak, daha kolay vize almanızı sağlayacaktır.

Bu program, ABD’ye gitmenin ve kalmanın en ekonomik yoludur.
Bu program, para kazanmanın ve biriktirmenin en güzel ve kolay yoludur.
Dünyanın çeşitli ülkelerinden yeni arkadaşlıklar edinme fırsatı yakalayacaksınız.
Yeni ve ömür boyu sürecek arkadaşlıklar kurmak için bir fırsat
Work and Travel Programına katılmak derin uluslararası tecrübe kazanarak hem kişisel hem de profesyonel gelişim fırsatı sağlar.
Bu programı seçerek kendinizi bir dizi yeni ve heyecan verici tecrübeye açacaksınız ve kültürel açıdan çeşitlilik içeren bir dünyada kendinizi geliştirme imkani bulacaksınız.

Arkadaşlar,ben 2010 da WAT programına katıldım. WAT benim için harika geçti. Ayda ortalama 2700 dolar kazandım ufaktan da olsa aksilikler olmadı değil, haliyle çok gezip görme fırsatı buldum ve doyasıya eğlendim. Bu programa katılmayı düşünüpte kafasında soru,endişe olanlar mesaj atsınlar. Ayrıca diğer açtığım konuların WAT'a gidecekler veya gitmeyi düşünenler için faydalı olacağını düşünmekteyim.

Herkese bol şans...